132 Yıllık Bir Uykuya Var Mısınız?

Bugün derin bir uykuya dalsak ve anca 132 yıl sonra uyansak cinsiyet eşitsizliğinin son bulduğunu görebileceğiz desem, ne düşünürsünüz? Dünya Ekonomik Forumu, (World Economic Forum) 2006 yılında başlattığı ve 150'ye yakın ülkenin karşılaştırma ve analizlerine dayandırdığı Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporunu bu yıl 13 Temmuz tarihinde yayımladı. Dünyayı alt üst eden Koronavirüs öncesi cinsiyet eşitsizliğinin yaklaşık bir asırda çözüleceği beklenirken bu zaman dilimi 2021 yılında 136 yıl olarak tespit edilmişti. Her ne kadar bu yıl, 2021'de paylaşılan rapora göre küresel bazda birkaç yıl kazanmış olsak da sonuçlar hiç iç açıcı görünmüyor.

İş ve Siyasette Kadınlar
Küresel ölçekte yapılan incelemede kadınların iş dünyasındaki liderlik rollerine de yer veriliyor ve 2006 yılından bu yana yüzdelik dilimde yükselme görülse de kadın liderlerin erkeklere oranla hâlâ düşük bir yüzdede kaldığı anlaşılıyor. 2022 yılında yayımlanan son raporda lider rolündeki kadın oranı %36,9 olarak sunuluyor ve yine küresel ölçekte incelendiğinde bakanlık görevi alan kadın siyasetçilerin oranın yalnızca %16,1 olduğu görülüyor.

146 Ülke Arasında Türkiye
146 ülkenin karşılaştırması ve analizlerinin sunulduğu bu yılki raporda cinsiyet eşitsizliğinin en az olduğu ülkeler arasında ilk beş sırayı; İzlanda, Finlandiya, Norveç, Yeni Zelanda ve İsveç paylaşıyor. Bu başlıkta Türkiye, ne yazık ki 124. sırada yer alıyor.
Alt başlıklar bazında incelendiğinde ise Türkiye; ekonomik katılımda 134., siyasi katılımda 112., eğitim düzeyi bakımından 101. sırada yer alırken sağlık ve hayatta kalma başlığında 99. sıradan rapora katılıyor.

Taşın Altına Elini Koymak
Raporu incelerken zihnim boş durmayıp bana sürekli “taşın altına elini koymak” deyimini hatırlattı. Bu deyim; benim gözümde yaşamı, insan varlığını anlamlı kılan ifadelerin başındadır. Çaba, sorumluluk ve inisiyatif kavramlarını bir arada, tüm hücrelerimle hissederim bu söz öbeğini her hatırladığımda, kullandığımda. Bu yüzden yazımın başlığında sorduğum “132 Yıllık Bir Uykuya Var Mısınız?” sorusunu tekrarlamak istiyorum ve şöyle devam ediyorum:

Uykudaymış gibi davranıp başımızı kuma gömenlerden olmasak ve 132 yıl uyuyup cinsiyet eşitsizliğinin bittiği gün uyanmayı düşünmek yerine; cinsiyet eşitsizliğini daha erken nasıl çözebiliriz, kendimizi %100 sorumlu hissedip bu eşitsizliğin çözümü için sorumluluk almaya nereden başlayabiliriz diye düşünsek güzel olmaz mı?