Vergi

Alkaş'ın kıymetli ekibine sabırlarından ötürü teşekkür ediyorum. Yazılara istemsiz ara vermek zorunda kaldım, geçen süreyi anlayışla karşıladılar. (Bir insana, kuruma, bir kurumda kıymetli bir görevi yürüten kişiye üzerinde anlaştığınız işi yapacağınızın sözünü verdiğinizde, o söze sadık kalmalısınız. Bu hem bir insan olarak borcunuzdur hem de sizi disiplinde tutar.)

Alkaş DNA'da ne kadar da kıymetli bir arşiv oluşuyor farkında mısınız? Tek sayfalık yazıyla ne olur diyebilir bu sürece hiç başlamayalım kararını alabilirlerdi. Oysa Alkaş ekibi, DNA ile sektör dışındakilere dahi bulunmaz bir kaynak sağlıyor.

Yazımıza gelirsek, gündem o kadar yoğun ki… Vergi paketi, sosyal konut/barınma, konutlarda kira artış sınırının kalkması… Nereden başlayacağız?

Gayrimenkul çerçevesinde konuyu değerlendirirsek satıcı açısından olası kazançtan alınacak vergi, alıcı açısından o mülkü edinmekte kullanılacak paranın kazanılması esnasında ödenmiş vergi olmasına rağmen ödenecek bir harç, mülke dair belediyelere ödenen vergi, mülkü elde tutarken düzenlenen sigorta poliçelerine tahakkuk eden katma değer vergisi, o mülkle ilgili olası tadilatlardaki benzer vergiler, inşaat aşamasında gerçekleşen vergiler… Gayrimenkul sektörü de kağıt üzerinde tüm sektörlerde olduğu gibi vergi yoğun. Lâkin bir şeye sahip olduğun için düzenli vergi ödemek zorunda kaldığın kaç alan var? Taşıtlar ve mülkler. Eksik bilgim varsa ekleme yapmanızı rica ederim.

Evet konumuz vergi. Beyaz yakalıların, gelirleri üzerinden kaynağında kesilen vergiler her zaman bir tartışma konusu olmuştur. Ne açıdan? Bir doktor, bir emlakçı, bir galeri sahibi, en işlek eczane sahibi… Ne zaman vergi levhasını görsek aklımızdan ilk “benim yarım kadar vergi ödememiş” cümlesi geçer.

Doğru ya da yanlış, beyaz yakalılar olarak gelir matrahımızdan harcamalarımızı düşememek gibi bir sıkıntımız var. (Yıllık geliri belirli bir seviye üzerinde olanların, tanımlı birtakım gelirler elde edenlerin beyanname verdiği durumda matrahtan indirim konusu yapabildiği belgeli ve bazı detaylarda belgesiz harcamalar mevcut. Bu bir kolaylıktır.) 

Mesela başka bir sıkıntımız, evlerimizde yardımcı çalıştırdığımızda onun için ödediğimiz sigorta primini de indirim konusu yapamamamız. (Yeri gelmişken dertleri sıralayalım)

Tüm bunları neden yazdım. Ülkemizde vergi paketi konuşulurken patron (işveren), işçi ve memur (çalışan) gibi sınıfsal ayrımlara dayalı farklı uygulama talepleri gündeme geliyor. Talepler her zaman dile getiren kesimin vergi uygulamalarından en az şahsi kayıpla çıkması adına ortaya konuyor. Bu her zaman yaşandı ve yaşanacak. Olmalı da. Hak aranacak…

Şöyle bir gerçek de var, ülkede hatırı sayılır bir kesim olan beyaz yakalılar olabildiğince kayıt içi çalışmakta, yüksek kredi kartı kullanım oranıyla kayıt içi harcamakta dolayısıyla devletin vergi tahsilatında önemli bir yere sahip olmaktadır.

Gayrimenkul sektörüne yönelik faiz düşürülerek getirilen yeni kampanyalarda inşaatçılara ve geliştiricilere ilk ve en çok can suyu sağlayan kesim, bence beyaz yakalılardır. İspat edemem ama yemin edebilirim. 😊

Tek odalı daire almış oradan gelecek ufak bir kira gelirini, emeklilik hayallerinin payandası olarak gören beyaz yakalı, oturacağı evi de aldığında olası bir vergi paketinin hedefi olmak istemiyor. Zengin kesim içerisinde görülmek ve iki mülkü var, hemen varlık vergisine tabi tutalım diye görülmek istemiyor.

Beyaz yakalılar da günlük hayatlarında yaptıkları belgeli harcamalarını bir işletme sahibi gibi matrahından düşmek istiyor. (Bir işletmenin işin yapılmasıyla ilgili kıyafet harcamaları vergi matrahından indirime konu olabilir, değil mi? Peki beyaz yakalı, her gün iş yapmak için giydiği takım elbise giderini matrahından düşemez mi? (Takım elbise nadir giydiğim için bu öneriyi kendim için yazmadığımı belirtmek isterim)

Beyaz yakalının vergi matrahından düşmesine izin vereceğiniz her lira, inanın ya ülkemizin kanayan yaralarından düşük tasarruf alışkanlığına katkı sağlar mesela BES'e gider ya da kayıt içi harcamalara yönelerek yine ülke gayri safi milli hasılasına katkıya döner. (Beyaz yakalının ihtiyacı bitmez. Ekonominin temel kuralı sınırsız ihtiyaçlar, kısıtlı kaynaklar… Çoğu beyaz yakalı çok zor “yeter” der. Parasını harcar.)

Konu vergi paketinin gayrimenkul sektörüne olası etkileriydi ama bir beyaz yakalı olarak harcamalar üzerinden görüşlerimi arz etmek istedim. (Açıkçası vergi deyince Sayın Ersun Bayraktaroğlu aklıma geldi ve hızlıca uzaklaşıp sözü üstadına bırakmak istedim. 😊

Vergi paketinde gayrimenkul sektörünü de destekleyen uygulamalar yanında beyaz yakalıların da düşünülmesini diliyorum. Ülkenin orta direğinin içinde oldukları gerçeğinden hareketle daha fazla dikkate alınmaları, tasarruf potansiyeli ve kayıt içi harcama alışkanlığı yüksek bu kesimin ülke ekonomisini desteklemesine katkı verir.

*Dijital Network Alkaş (“DNA”), blog yazarı tarafından DNA'da paylaşılan içeriklerin doğruluğundan, geçerliliğinden, güncelliğinden ve telif hakları konusundaki iddialardan sorumlu değildir. Tüm hukuki ve cezai sorumluluk blog yazarına aittir.